Hayat yolculuğunda, insanoğlu bazen umut ile teslimiyet arasında ince bir çizgide yürür. Umut, yüreğin derinliklerinde yeşeren bir çiçektir. Onunla büyür, onunla güçleniriz. Fakat umut, bir bekleyiştir; belirsizliğin ve bilinmeyenin kollarında sabırla beklemektir. Umut ederken, iyiliği mi yoksa kötülüğü mü beklediğimizi bilmeyiz. Geleceğin kapıları kapalıdır ve anahtarları elimizde değildir.
Teslimiyet ise bambaşka bir alemdir. Teslimiyet, her şeyi Yaradan'a bırakmaktır. İçimizdeki belirsizliği bir kenara koyup, hayırlı olacağından emin olduğumuz bir bekleyiştir. Teslimiyet, kalbimizi rahmete açmak, başımıza gelen her şeyi bir hikmet deryasında kabul etmektir. Bu hal, bizi huzura kavuşturur, çünkü biliriz ki her şeyin en doğrusunu ve en güzelini ancak Allah bilir.

Umutla beklemek, sabrın ve inancın sınavıdır. Ama teslimiyet, tam bir güvenin ve huzurun anahtarıdır. İnsan, teslimiyetin kucağında huzur bulur. Her şeyin en iyisini, en güzelini Rabb'inden bekler. Teslimiyet, belirsizliği kabullenmek değil, aksine belirsizliğin ardındaki hikmeti idrak etmektir. Hayatımızdaki her anın, her olayın bir sebebi ve bir amacı olduğunu bilmek, bizi teslimiyete götürür.
Unutma ki, umut seni beklerken sabırla olgunlaştırır, teslimiyet ise seni huzura erdirir. Umut ve teslimiyetle geçen bir ömür, Yaradan’ın rahmetiyle dolu, hikmetli bir yolculuktur. Her anını şükür ve rıza ile karşılamak, insana gerçek huzuru getirir. Umut et, ama teslim olmayı da öğren; çünkü Rabb'inin planı, senin hayal ettiğinden daha güzeldir.
Comments